Çin, Kuşak ve Yol Girişimi’nin (BRI) gelecek 10 yılında büyük ölçekli altyapı yatırımlarının yanında daha küçük ölçekli ve inovasyon odaklı projelere yöneleceğini ve yatırımların finansmanında ulusal para birimi yuanın kullanımı artırmaya öncelik vereceğini bildirdi.
Çin hükümetinin konuyla ilgili Liderlik Grubu, “Kuşak ve Yol Girişimi”nin gelecek 10 yıldaki gelişimine ilişkin vizyon ve eylem planını açıkladı.
Çin’in gelecek 10 yılda bağlantılılık projeleriyle, küresel serbest ticaretin gelişimine katkıda bulunmayı sürdüreceğinin belirtildiği planda, yeni dönemde ulaştırma ve altyapının yanında, dijital ekonomi, yeşil kalkınma ve sağlık alanında inovasyon odaklı projelerle işbirliği alanlarını genişleteceği kaydedildi.
Planda proje yatırımlarında Çin’in ulusal para birimi yuanın kullanılmasına öncelik verileceği belirtilerek yuan-bazlı finansman araçlarının kullanımının artırılacağına işaret edildi.
Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’in, ekimde başkent Pekin’de düzenlenen 3. Kuşak ve Yol Forumu’nda açıkladığı 8 maddelik eylem planında dile getirdiği hedeflerin yinelendiği planda, “Kuşak ve Yol”un gelecek 10 yılda da önemli bir “uluslararası işbirliği platformu” ve “küresel kamu varlığı” olmayı sürdüreceği vurgulandı.
Planda, katılımcı ülkeler arasında politika koordinasyonunun, altyapı bağlantılarının, engelsiz ticaretin, mali entegrasyonun, insanlar arası bağların ve yeni alanlarda işbirliğinin geliştirilmesi, “kilit eylem alanları” olarak belirlendi.
Çin Devlet Konseyi’nin “Kuşak ve Yol”un 10. yıl dönümü dolayısıyla yayımladığı rapora göre, 2013-2022 yıllarında Çin ile girişime katılan ülkeler arasındaki ticaret hacmini yılda ortalama yüzde 6,4 artışla 19,1 trilyon dolara ulaştı.
Söz konusu dönemde iki yönlü yatırımlar 380 milyar doları bulurken bunun 240 milyar doları Çin tarafından üstlenildi.
Kuşak ve Yol Girişimi, ilk kez Devlet Başkanı Şi’nin 2013’te Kazakistan’a yaptığı ziyarette duyurulmuştu. Tarihi İpek Yolu güzergahı üzerinde Doğu-Batı ticaretini yeniden canlandırma hedefiyle başlatılan projeye 10 yılda 150’den fazla ülke ve uluslararası kuruluş katılmıştı.
Dünya nüfusunun 3’te 2’sini kapsayan bir coğrafyada yürütülen altyapı, enerji, ulaştırma, haberleşme ve diğer bağlantılılık projeleri, Çin’in yükselen güç olarak küresel stratejisinin temeli haline gelmişti.